Evlenmenin Nispi Butlanı Davası

Evlenmenin nispi butlan davası Türk Medeni Kanunu’nun 148’nci ve 160’nci maddeleri arasında düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 148’nci maddesinde 151’nci maddesine kadar ve madde 153’de nispi butlan davasının sebepleri gösterilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 152’nci maddesinden 160’ncı maddesine kadar zamanaşımı, yargılama usulü ve sonuçları düzenlenmiştir. Evlenmenin mutlak butlan davasında olduğu gibi, nispi butlan ile sakat olan bir evlilik yani geçersiz olan bir evlilik, kendiliğinden sona ermemektedir. Geçersiz bir şekilde kurulmuş olan evliliğin sona ermesi için hâkim kararına ihtiyaç vardır. Hâkim kararı alınana kadar yapılmış olan evlilik, geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğuracaktır. Hakim kararıyla evlilik sonlandırıldığında, nispi butlan kararı geçmişe etkili değil, ileriye etkili olarak sonlanmış olacaktır.
Evlenmenin Nispi Butlanını Gerektiren Sebepler
1) Ayırt Etme Gücünden Geçici Yoksunluk
İlk evlenmenin nispi butlanını gerektiren sebep TMK md. 128’de düzenlenmiştir. Bu madde hükmüne göre, evlenme sırasında geçici bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun olan eş, evlenmenin iptali davası açabilecektir.
2) Yanılma
İkinci evlenmenin nispi butlanını gerektiren sebep TMK md.129’da düzenlenmiştir. Bu madde hükmünde 2 tane evlenmenin nispi butlanını gerektiren madde düzenlenmişse de içerik incelendiğinde aslında 3 tane evlenmenin nispi butlanını gerektiren sebep olduğu açıkça görülmektedir.
İlk madde, evlenmeyi hiç istemediği veya evlendiği kişiyle evlenmeyi düşünmediği halde yanılarak evlenmeye razı olmuşsa, eşlerden biri evlenmenin iptali davası açabilecektir. Bu madde hükmünde aslında 2 tane evlenmenin nispi butlanını gerektiren sebep gösterilmiştir. İlki evlenmeyi hiç istemediği takdirde diyerek belirtilmiştir, burada bahsedilen husus evlenmeyi isteyen kişinin dilekte yanılması durumu vardır. Dilek, isteme, istenilen bir şey demektir. Eşlerden biri evlenmeyi istemediği halde yanılarak bu evlenmeye razı olmuşsa evlenmenin iptali davası açabilecektir. Aynı madde içerisinde ikinci olarak düzenlenen evliliğin nispi butlanını gerektiren sebep ise, evlendiği kişiyle evlenmeyi düşünmediği halde diyerek belirtmiştir. Burada ise kişide yanılma durumu vardır. Kişide yanılma durumu var ise eşlerden biri evlenmenin iptali davası açabilecektir.
İkinci madde, eşinde bulunmaması onunla birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez bir duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılarak evlenmişse, eşlerden birinin evliliğin iptali davası açabilecektir.
3) Aldatma
Üçüncü evlenmenin nispi butlanını gerektiren sebep TMK md. 150’de düzenlenmiştir. Bu madde hükmünde 2 tane evliliğin nispi butlanını gerektiren sebep düzenlenmiştir.
İlk madde, eşinin namus ve onuru hakkında doğrudan doğruya onun tarafından veya onun bilgisi altında bir başkası tarafından aldatılarak razı olmuşsa, eşlerden biri evlenmenin iptali davası açabilecektir.
İkinci madde, Davacının veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturan bir hastalık kendisinden gizlenmişse, eşlerden biri evlenmenin iptali davası açabilecektir.
4) Korkutma
Dördüncü evlenmenin nispi butlanını gerektiren sebep TMK md. 151’de düzenlenmiştir. Bu madde hükmüne göre, kendisinin veya yakınlarından birinin hayatı, sağlığı veya namus ve onuruna yönelik pek yakın ve ağır bir tehlike ile korkutularak evlenemeye razı edilmişse, eş, evlenmenin iptali davası açabilecektir.
5) Yasal Temsilcinin Dava Hakkı
Beşinci ve son olarak evlenmenin nispi butlanını gerektiren sebep TMK md. 153’de düzenlenmiştir. Bu madde hükmüne göre, küçük veya kısıtlı, yasal temsilcisinin izni olmadan evlenirse, izni alınmayan yasal temsilci evlenmenin iptali davası açabilecektir.
Evlenmenin Nispi Butlan Davasını Kimler Açabilir?
Evlenmenin nispi butlan davasını eşler ve yasal temsilci açabilir. Mutlak butlan davasında olduğu gibi, Cumhuriyet savcısının ve ilgilerin dava açma hakları yoktur. Bunun nedeni ise nispi butlan davası tarafları ilgilendirmektedir, kamu düzeni ile ilgili bir durum söz konusu değildir. Eşlerden biri ölmüşse, evlenmenin butlanını dava etme hakkı mirasçılara geçmeyecektir. Ancak, mirasçılar açılmış olan davayı sürdürebilecektir.
Evlenmenin Nispi Butlan Davasında Zamanaşımı
Evlenmenin nispi butlan davası açma hakkı, evlenmenin nispi butlan sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak altı ay ve her halde evlenmenin üzerinden beş yıl geçmekle düşer. Bu süre geçmişse taraflar artık evliliğin nispi butlanını ileri süremeyeceklerdir.
Evliliğin Nispi Butlan Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Evliliğin nispi butlan davasında görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Aile mahkemelerin bulunmadığı yerlerde Asliye Hukuk mahkemeleri görevlidir. Yetki ve yargılama usulü bakımından boşanmaya ilişkin hükümler uygulanacaktır.
İlgili Yargıtay Kararları
Tedavisi olmayan bir hastalığı olduğu sebebine dayanıldığında, mahkemece, tam teşekküllü bir devlet hastanesinden ya da üniversite hastanesinden davacı için ya da altsoyu için ağır bir tehlike oluşturan bir hastalığının bulunup bulunmadığının heyet raporu alınması gerekmektedir.
“… Davacı; eşinde bulunmaması onunla birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılma (TMK m.149/2) ve davacı eş veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturan bir hastalığın kendisinden gizlenmesi (TMK m. 150/2) gereğince nispi butlan sebebiyle evliliğin iptali bunun mümkün olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK m.166/1) isteminde bulunmuştur.
… Davacı erkek, davalı kadının sık sık bayıldığı, halsiz düştüğü, tedavisi olmayan bir hastalığı olduğu sebebine dayandığına göre, mahkemece, tam teşekküllü bir devlet hastanesi ya da üniversite hastanesinden davalı kadının, davacı erkek ya da altsoyu için ağır bir tehlike oluşturan bir hastalığının bulunup bulunmadığının heyet raporu alınarak tespiti sağlanıp delillerin bu çerçevede değerlendirilip, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir,…” şeklinde gerekçeye yer verilerek bozulmuştur. (Yargıtay 2. H.D. 06.04.2015 gün 2014/14929 E. 2015/6544 K. sayılı ilamı)
Salt, davacının davalı tarafından kaçırılmış olması, evlenmenin korkutma (tehdit) altında yapılmış olduğunun kabulüne yeterli değildir (Karşı oy savunmasıdır.).
‘‘Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 151. maddesinde düzenlenen nispi butlan durumlarından “korkutma (tehdit)” sebebine dayalı evlenmenin iptali davasıdır. Davacı kadın, davalının isteği dışında kendisini kaçırıp tehditle evlenme sözleşmesini (nikah akdini) imzalamak durumunda kaldığını ve evlenmenin gerçekleştiğini; korkutma nedeniyle iradesinin sakat olduğunu ileri sürerek; evlenmenin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının gösterdiği tanıklar dinlenmiş; davacının korkutma etkisi altında evlendiği ve bu nedenle iradesinin sakatlanmış olduğu kabul edilerek evlenmenin iptaline karar verilmiştir. Salt, davacının davalı tarafından kaçırılmış olması, evlenmenin korkutma (tehdit) altında yapılmış olduğunun kabulüne yeterli değildir. Davacının 05.08.2009 tarihinde kaçırılıp, nikahın (evlenmenin) 18.08.2009 tarihinde yapılmış olması karşısında; arada geçen sürede tehdidin ortadan kalkması, nikah akdinin davacının serbest iradesiyle yapılmış olması da mümkündür. Bu amaçla, iptali istenen evlenmenin sözleşmeye (nikah akdine) dayandığı göz önüne alınarak; ilgili evlendirme dairesinden evlenmeye ilişkin akit örneğinin getirilmesi, akitte imzaları bulunması gerekli evlendirme memuru ve tanıkların (TMK.md.141) kimliklerinin tespitiyle, bu kişilerin tutanak tanığı olmaları sebebiyle davacının evlenme iradesi yönünden- bu kişiler tanık olarak gösterilmese bile-re ’sen tanık olarak dinlenmeleri, diğer tüm delillerle birlikte değerlendirilip gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. ’’ (Yargıtay 2. H.D. 28.02.2012 gün 2010/19722 E. 2012/4125 K. sayılı ilamı)