Nişanın Bozulması Nedeniyle Hediyelerin Geri Verilmesi Davası

blog-1-1024x544

Nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin geri verilmesi davası Türk Medeni Kanunu’nun 122’nci maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddeye göre: ‘‘Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır’’ diyerek hüküm altına almıştır. Hüküm incelendiğinde nişanını bozulması sonucu açılacak olan hediyelerin geri verilmesi davasının nasıl açılabileceği, kimlerin açabileceği ve hediyelerin geri nasıl verileceği düzenlenmiştir. Nişanın bozulması nedeniyle açılacak olan hediyelerin geri verilmesi davasında, davacı iddiasını her türlü delil ile ispatlayabilir.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Hediyelerin Geri Verilmesi Davasının Şartları

1) Geçerli bir nişanlılık durumu bulunmalıdır.

Geçerli bir nişanlılık durumu söz konusu değilse bu davanın açılabilmesi mümkün değildir. Geçerli bir nişanlılık olmaması durumuna şu örnekleri verebiliriz; evlenme vaadi olmadan birlikte yaşamak, flört durumu, sevgililik ilişkisi yaşayanlar, aynı evi paylaşanlar, hayat ortaklığı sürdüren kişilerin TMK. Md. 122’ye dayanarak dava açma hakları yoktur.

2) Nişanlılık sona ermiş olmalıdır.

Nişanın bozulması nedeniyle açılacak olan hediyelerin geri verilmesi davası için geçerli olan nişanlılık durumunun sona ermiş olması gerekmektedir. Nişanlılık süreci devam ediyorsa veya nişanlılık süreci evlenme ile sona ermişse bu davanın açılması mümkün değildir. Bu davanın açılabilmesi için nişanlılık sürecinin evlenme dışında bir nedenle sona ermiş olması gerekmektedir. Evlenme dışında bir nedenle nişanlılık süreci sona ermişse, kusur araştırması yapılmadan, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananlar diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeleri geri isteyebilir.

3) Hediye verilmiş olmakla beraber, alışılmışın dışında bir hediye olmalıdır.

Kanun maddesinde açıkça yazdığı üzere nişanın bozulması nedeniyle açılacak olan hediyelerin geri verilmesi davasında hediyenin verilmiş olması şartı aranmaktadır. Hediye, nişanlandıkları için veya nişanlanma inancı ile nişananların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların parasal değer taşıyan kazandırmalarına denmektedir. Hediye nişanlanmadan önce, nişanlanma sırasında veya nişanlanmadan sonra verilmesinde herhangi bir engel yoktur. Nişanlanmadan önce verilmiş olan hediyelerde, hediyenin verilmiş olduğu an ile nişanlanmanın yapılmış olduğu an arasında makul ve anlaşılabilir bir süre bulunmalıdır. 

Hediyeyi, nişanlılar birbirlerine verebileceği gibi, ana ve baba, ana ve baba gibi davrananlarda nişanlılardan birine hediye vermesinde herhangi bir hukuki engel yoktur. 

Hediye bir den fazla amaç ile verilebilir. Bunlara örnek göstermek gerekirse tarafların birbirine ve evlenmeye olan inancını yükseltmek, ilişkilerini güçlendirmek, bağlılığı çoğaltmak, sevgi ve saygıyı artırmak gibi olabilir.

Son olarak değinmemiz gereken husus ise dava konusu olabilmesi için verilmiş olan hediyenin alışılmışın dışında olmuş olması gerekmektedir. Kullanmak ile tüketilen ve eskiyen eşyalar alışılmış hediye olarak sayılmaktadır. Alışılmış hediyelere, verilmiş olan ayakkabı ve elbiseyi örnek olarak gösterebiliriz. Alışılmışın dışında olan hediyeler ise her somut olaya göre tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, örf ve adetlerine göre ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir. Alışılmışın dışındaki hediyenin ne olacağı kapsamında kıstas belirlemek gerekirse, değerinin fazla olması yeterli olacaktır. Yargıtay kararına göre nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyalar alışılmışın dışında hediye kapsamında değerlendirilmiştir.

5) Hediye geri istenilmelidir.

Kanun maddesinde, nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir, demektedir. Bu hükme göre tarafların bu konuda böyle bir talepleri olmak zorundadır. Böyle bir talepleri olmadığı takdirde hediyelerin geri verilmesi zorunluluğu yoktur. Bu talebe rağmen hediye geri verilmezse nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin geri verilmesi davası açılabilecektir.

5-1) Peki hediye nasıl geri verilmelidir? 

Kanun maddesinde aslında bu husus açık bir şekilde yazmaktadır. Kural olarak hediye aynen şekilde verilmelidir. Aynen verilemiyorsa mislen verilmesi gerekmektedir. Hediye aynen veya mislen geri verilmesi mümkün değil ise sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanacaktır.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Hediyelerin Geri Verilmesi Davasının Tarafları

Davacı taraf, nişanlılardan biri olabileceği gibi, hediyeyi geri istemeye hakkı olan nişanlının ana babası veya onlar gibi davranan kimselerde yukarıdaki şartların varlığı halinde dava açma hakları vardır. Davalı taraf ise, hediyeyi alan nişanlıdır.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Hediyelerin Geri Verilmesi Davasında Zamanaşımı

Nişanın bozulması nedeniyle açılacak olan hediyelerin geri verilmesi davasının zamanaşım süresi TMK. Md. 123’de düzenlenmiştir. Bu madde hükmüne göre nişanlılığın sona ermesinden itibaren bir yıl içinde dava açılmalıdır. Bir yıllık süre geçtikten sonra dava zamanaşımına uğrar.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Hediyelerin Geri Verilmesi Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin geri verilmesi davasında görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Aile mahkemelerin bulunmadığı yerlerde Asliye Hukuk mahkemeleri görevlidir. Yetkili mahkeme ise genel hükümlere göre belirlenir.

İlgili Yargıtay Kararları

Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutad dışı hediye olarak kabul edilmiştir.

‘‘Hediyelerin geri istenebilmesi için alışılmışın dışında hediyelerden olması gerekir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyaların iadesine karar verilemez. Nişan dolayısıyla verilen hediye, olağan bir hediye ise geri istenemez. Nişanının bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutad dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle nişanın bozulması nedeniyle nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları ziynet eşyaları verenler tarafından geri istenebilir.’’ (Yargıtay 3. H.D. 02.10.2018 gün 2016/21682 E. 2018/9357 K. sayılı ilamı)

Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir.

‘‘Ancak, TMK’nın 122.maddesine göre, nişanlılık evlenme dışında bir nedenden dolayı sona ererse, nişanlıların birbirlerine vermiş oldukları, alışılmışın dışındaki hediyeler geri istenebilir. Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre, geri istenir. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir.
Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı vs. gibi) eşyaların iadesine karar verilemez.’’ (Yargıtay 3. H.D. 26.05.2015 gün 2014/16315 E. 2015/9516 K. sayılı ilamı)

Bu gönderiyi paylaş